TARİHÇE
Antik Çağ’ın ilk tarihçilerinden Herodot, “Herodot Tarihi” isimli kitabında Uludağ’dan, Olympos olarak bahseder. Roma İmparatorluğu’nda resmi din Hristiyanlık olduktan sonra, Uludağ’da keşişlerin yaşadığı manastırlar yapılmaya başlanmıştır. Orhan Gazi Bursa’yı kuşattıktan sonra ise Hristiyan keşişler bu manastırları terk etmişlerdir. Terk edilen manastırlar Dolu Baba, Geyikli Baba, Abdal Murat gibi Müslüman keşişlerin yeri haline gelmiştir. Bu sebeple Türkler dağa “Keşiş Dağı” ismini vermişlerdir. Keşiş Dağı 1925 yılında Osman Şevki Bey’in önerisi ile “Uludağ” ismini almıştır.
TURİZM
1933 yılında Uludağ’a bir otel yapılmış ve bu tarihten itibaren kayak merkezi haline gelmiştir. Düzenli otobüs seferlerinin başlaması ve 1963 yılında teleferiğin açılması ile ilgi daha da artmıştır. Doğal güzellikleri, kış boyunca kar olması, eşsiz manzaraları ile bolca turist çekmektedir. Dağın doruk noktasından İstanbul, Marmara Denizi ve yakın yerler görülmektedir. Sarıalan ve Çobankaya bölgelerinde Kızılay’ın her yaz düzenlediği, yaz kampları bulunmaktadır.
Uludağ’da toplam 9 göl bulunmaktadır. Bunların 7’si buzul, 2’si volkanik göldür.
Buzul göller; Karagöl, Kilimligöl, Buzlugöl, Aynalıgöl, Heybeligöl, Koğukderegölü.
Volkanik göller; Sarıalan Gölü, Sarıalan Küçük Göl.
Uludağ Milli Parkı içerisinde ayı, kurt, tilki, tavşan, sincap, gelincik, yılan, yaban domuzu, kertenkele, akbaba, dağ kartalı, ağaçkakan, baykuş, kumru, bülbül, serçe gibi hayvanlar yaşamaktadır.
Türkiye’nin en önemli volfram yatakları buradadır. İklimi, yüksek dağ özelliğindedir. Tepeye çıkıldıkça ısı azalır. Kış aylarında kar kalınlığı 150-400 cm olmaktadır. Bitki örtüsü bakımından da zengin bir yerdir. Defne, zeytin, katran ardıcı, fındık, laden, funda, kızılçam, maki, kestane, akçakesme, erguvan, dağ çileği, katır tırnağı, gürgen, köknar, söğüt… bulunmaktadır.
Haber : Dilara Baydi
#kültür #sanat #turizm #bursa #uludağ