Kraliyet sanat tarihçisi Anthony Blunt, Buckingham Sarayı’nda Kraliçe’nin Tabloları Görevlisi olarak çalışırken, II. Dünya Savaşı sırasında üst düzey bir MI5 yetkilisi olarak Sovyet ajanlarına gizli bilgiler aktardığını 1964 yılında itiraf etmişti.
Yeni yayımlanan dosyalardan birinde bir MI5 yetkilisi, Blunt’ın bu itirafı yapmasının ardından “derin bir rahatlama” hissettiğini belirttiği ifade ediliyor. Blunt, sağladığı bilgiler karşılığında işini, şövalyelik unvanını ve sosyal statüsünü koruyabildi ve kraliçe II. Elizabeth, bu durumdan hiç haberdar edilmedi.
1972 yılında, Kraliçe’nin özel sekreteri Martin Charteris, MI5 başkanı Michael Hanley’e “Kraliçe’nin bu durumdan haberdar olmadığını ve şimdi ona söylemenin bir fayda sağlamayacağını, bunun sadece endişelerini arttıracağını” belirtmişti.
Hükümet, Blunt’ın 1973 yılında hastalanması üzerine, onun ölümünden sonra medya tarafından yayımlanabilecek haberlerin, iftira davalarından korkmadan yapılabileceği endişesiyle medyada bir sansasyon yaratmasını önlemek amacıyla Kraliçe’yi durumdan haberdar etmeye karar verdi.
Charteris, Kraliçe’nin tüm durumu çok sakin ve şaşırmadan karşıladığını ve 1950’lerin başlarında Blunt’ın zaten şüphe altında olduğunu hatırladığını bildirdi.
Anthony Blunt, 1979 Kasım’ında Başbakan Margaret Thatcher tarafından Avam Kamarası’nda bir casus olarak açıkça ifşa edildi. Şövalyelik unvanı elinden alındı, ancak hiçbir zaman yargılanmadı ve 1983 yılında 75 yaşında hayatını kaybetti.
Haber: Fatma KIVRAK