Nüfüs ve Ekonomi Bağlantısı
Bu yazıda nüfusun çok olduğunu düşünen arkadaşlara sesleniyorum, İnsan ırkı olarak aslında dünyanın küçük bir kısmını kaplamaktayız ve ihtiyacımız olanın gıdanın iki katını üretmekteyiz anca bu gıda fiyatların aşırı düşmemesi için dökülmesi, stoklanması ve kalite standartları gibi sebeplerle hiç satışa sunulmaması durumlarından daha soframıza ulaşmadan gıdanın yarısı israf oluyor.
Bu yazıda nüfusun çok olduğunu düşünen arkadaşlara sesleniyorum, İnsan ırkı olarak aslında dünyanın küçük bir kısmını kaplamaktayız ve ihtiyacımız olanın gıdanın iki katını üretmekteyiz anca bu gıda fiyatların aşırı düşmemesi için dökülmesi, stoklanması ve kalite standartları gibi sebeplerle hiç satışa sunulmaması durumlarından daha soframıza ulaşmadan gıdanın yarısı israf oluyor, yerleşim konusunda da şimdiki nüfusun kat be kat fazlasını kaldıracak yer var ancak hala eski çağlardaki gibi nüfus su kaynaklarının ve denize yakın toprakların etrafına kümelenmiş durumda. Modern teknoloji ile bu sorunları sübvanse etmek imkansız değil ancak buna milyarlar harcamaya da hiçbir devlet şu anda niyetli değil. Yaşlanan nüfus genç kesimin üzerindeki vergi yükünü de arttırır, tüketimle ekonomiye para da sokmak dolayısı ile yaşlanan nüfus ülkedeki insanların yaşadığı eziyeti öyle bir arttırır ki çalışan nüfus intihar etmeyi mantıklı bir çıkış olarak görmeye başlar, bu yavaş ve eziyetli nüfus azalması ev fiyatlarını da düşürmez maalesef çünkü yeni evler yapılmaz var olanlar da değerli hale gelir, sahibi ölmüş bile olsa başka biri o evi sahiplenir gene size pahalıya satar dolayısıyla yaşlanarak azalan nüfus neredeyse hiç bir şeye çözüm değil. Belki işsizliği azaltır diyebilirsiniz ancak küçülen ekonomi ile iş olanakları düşer, bizim gibi ülkelerde de 8 kişi gereken yerde 2 yada 3 kişi çalışır kimse fazladan eleman çalıştırmaz dolayısıyla bu da bir fayda değil. Nüfus yaşlanmasından Çin Kore ve Japonya şu anda gelecekleri sıkıntıda toplumlar çünkü bu ülkelerin özelliği genç ve fazla nüfusu ile ucuza teknoloji üretmesidir.
Hatta Japonya’da yaşlanan ana babasına bakamadığı için maaşının önemli bir kısmını bakım evine vermek durumunda olan pek çok aile var bu da ekonomide harcama eksikliği ve çoluk çocuk yapmaya para ayırılamamasına sebep oluyor. Japonya ve Kore, Sedat hocamızın da dediği gibi annelik mesleğine maaş bağlamalı. Çocuk yardımı diye para veriyoruz dediği paralar tek seferlik verilen ve çocuğun belki bir aylık masrafını karşılamayan komik paralar, ve neredeyse her gelişmiş devlette bunu yapacak para var alınan vergiler saçma şeylere harcanmasa ve “Kaybedilmese” çok rahat bir şekilde çocuk yardımına ve kreşlere para harcanabilir, Türkiye Japonya ve Kore gibi halkından fazla fazla vergi alan büyük devlet politikası izleyen ülkelerin parası deniz gibidir esas rakamları hesaplarsanız çok affedersiniz aklınız şaşar öyle diyeyim. Bu ülkelerin ellerinde bu durumların ilacı aslında mevcut ama hiçbirinde Çin gibi istediği her şeyi anında zorla yaptırma kapasitesi yok. Çin yalnız erkek nüfusunu azaltmak için pek erkeği kıyma makinesine yollar gibi savaşa yollayabilir çünkü onların da sahip olmak istedikleri topraklar var. Benim bildiğim Çin gerekirse doğum kontrolü de yasaklar daha önce yapmadıkları bir şey değil, Yalnız erkek nüfusunu azaltıp gerekirse silah zoruyla kadınları çocuk sahibi olmak zorunda bıraksa gram şaşırılmayacak bir ülkedir Çin. Ancak bu ülkelerin doğum oranları 40 50 yıldır düşük, şimdi şimdi görmeye başladılar etkisini. Türkiye’de doğum oranları ilk defa 2018 2020 yıllarında 2’nin alında düşmeye başladı yani bu durumu düzeltmek şu anda çok rahat mümkün kesinlikle geç kalmış değiliz. Endüstrileşme olarak bu ülkelere göre de çok zayıfız bide üstüne eklenen yaşlanan nüfus, yüz yıl önce dünyanın bir olup yok edemediği ülkemizi batıran geçmişteki insanların emeklerini hiç eden bir sorun olur.
Yazan: Eren Murat Hepgüler